Kazanımların Adresi, Milli İradenin Savunucusu, Vesayetçilerin Korkulu Rüyasıyız
Ülkemiz, milletimiz ve kamu görevlileri açısından çok önemli gelişmelerin yaşandığı 2016 yılını geride bırakıyor, yeni ümitler ve heyecanlar eşliğinde 2017 yılına giriyoruz.
1 Milyon üyemizle elde ettiğimiz kazanımlarla çalışma hayatına damga vurduk, kamu görevlilerini mutlu edecek kazanımlara imzamızı attık. Sadece mali, sosyal ve özlük hakları alanında değil toplumsal alanda da kazanımlar üreterek, 2016 yılını geride bıraktık.
Yine 2016 yılında vahşetin, zulmün, terörün, şiddetin insanlar ve insanlık üzerinde açtığı yaralara merhamet merhemi sürme noktasında insanlığın garantörü olmaya çalıştık, doğal afetlerde de yardım telaşı ve mağdurlara el uzatma heyecanıyla hareket ettik. Mazlum ve mağdurların destek ve yardım beklentilerini karşılayan birçok çalışma yürüttük. Dev organizasyonlara imza attık. İstanbul’da İslam Dünyasında Sendikacılık uluslararası programımızla sanal sınırları aştık, Uluslararası ziyaretlerde davamızı anlattık, Halep için özgürlük yürüyüşü ve 81 ilden 81 TIR yardım kampanyasıyla kardeşlerimizin yanında durduk. Biz 2016 yılında da mazlum ve mağdurların safında yer aldık, sağduyulu medyayı yanımızda bulduk.
Tarih 15 Temmuz'u gösterdiğinde, kanlı FETÖ darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık. Bu büyük ihanete, katliam girişimine Memur-Sen olarak ilk andan itibaren halkımızla beraber sokaklarda direndik. “Vatan da meydanlar da bizim” diyerek alanları bir an bile boş bırakmadık. Darbeci hainleri alanlardan temizledik, irademize sahip çıkarak, Yeni'den Büyük Türkiye idealimizi tüm dünyaya gösterdik.
Konfederasyonumuzun son bir yıllık faaliyetlerinin yer aldığı bu almanağa bakıldığında emeğimize değer katma ve ekmeğimizi büyütme mücadelesinde gece gündüz çalışan bir Memur-Sen olduğu bir kez daha görülecektir.
Emeğin hakkını alma mücadelemizle birlikte Eski Türkiye'nin vesayet odaklı retoriklerinden, pratiklerinden, mevzuatlarından ve yapılarından kurtulmayı da öncelikli hedef olarak gördük. Temel hak ve özgürlüklerin yok sayıldığı, insanların ötekileştirildiği, özgür bireyin risk görüldüğü, devletin kutsal, insanın tutsak olduğu düzene hem itiraz hem de isyan ettik. Emeğimize, ekmeğimize, haklarımıza, özgürlüklerimize, onurumuza, medeniyet davamıza sahip çıkarken "birlikte üretelim, hakça bölüşelim" anlayışıyla erdemli, adil ve medeniyet değerleriyle şekillenmiş sendikal duruşun merkezi olduk. Hamd olsun. Sendikacılıktaki ehliyetimiz, sözlerimizdeki tutarlılık, samimiyetimiz ve nihayetinde medeniyet davasına dair aidiyetimizle hem kamu görevlilerinin hem de milletimizin desteğine mazhar olduk.
Bu kutlu mücadelemize emeğiyle, alın teriyle katkı sunan yöneticilerimize, üyelerimize; eylemlerimizi kayda geçen ve kamuoyuna duyuran basın-yayın organlarına ve emekçilerine, konfederasyonumuzun basın çalışanlarına ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.