Yeni Türkiye’ye Yeni Anayasa
Yeni bir yıla yeni bir basın bültenimizle girmenin sevincini, onurunu ve gururunu yaşarken, bize verdiğiniz destekle çalışmalarımızı aralıksız olarak sürdürüyoruz.
Yeniden Büyük Türkiye ve yeni bir medeniyet inşası için önyargılardan sıyrılarak, konuşarak, tartışarak, empati ve özeleştiri yaparak sorunlarımızın aşılacağını düşünüyoruz. Sorunların temelini oluşturan konuların ise 2015 yılında sorun olmaktan çıkarılmasını temenni ediyoruz. Bu kapsamda çözüm sürecini ve çözüm iradesini önemsiyor, destekliyoruz. Bin yıllık birlikte yaşama iradesini ve kardeşliği daha da güçlendirme, demokratik hak ve özgürlükler temelinde şiddet sorunu, inanç özgürlüğü, eşit yurttaşlık gibi kronik sorunları çözme fırsatı sunan Çözüm Sürecinin, kararlılıkla, ortak akılla ve silahtan arınmış bir zeminde sürdürülmesini istiyoruz.
2015 yılı ülkemizin yeni anayasasına kavuştuğu, sürdürülmekte olan demokratikleşme hamlesinin tamamlandığı, kamu görevlilerinin elde ettikleri toplu sözleşme hakkının siyaset ve grev hakkıyla taçlandırıldığı, örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırıldığı, kamu çalışanlarımıza, milletimize ve insanlığa sevgi, barış, sağlık ve hoşgörünün egemen olduğu bir yıl olmasını diliyoruz. Gelir dağılımında adaletin sağlanamaması; toplumsal barış, dayanışma ve adalet duygusunun oluşmasının önündeki en büyük engeldir. Ekonomik büyümenin bütün bireyler açısından refah artışıyla sonuçlanabilmesi için milli gelirin adil dağılımına ilişkin tedbirler alınmalı, sosyal hukuk devleti olmanın ancak bununla mümkün olacağı unutulmamalıdır. Demokratik, sivil ve özgürlükçü yeni anayasa yapım sürecinin uzamasının hem ülkemiz hem de milletimiz açısından ekonomik, siyasi ve toplumsal ağır sonuçları olacaktır. Çerçevesini temel insan hak ve özgürlüklerinin çizdiği, ideolojik ön kabullerden arındırılmış, en geniş toplumsal uzlaşıyı temsil edecek ve bireyin devlete karşı özgürlüklerinin genişletilmesini sağlayacak yeni bir anayasa yazılmalıdır.
Öte yandan statüko ve vesayetin yeniden tesisini hedefleyen yapılar halen faaliyetlerine devam etmektedirler. Bu çerçevede bütün siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve bireyler antidemokratik yapılara ve bunların eylemlerine karşı sivil siyasetin ve milli iradenin yanında yer alarak ortak akıl ve bilinçle mücadeleye devam etmelidir.
İslam Coğrafyas’ında başımızı nereye çevirsek bir yetimin feryadını, bir mazlumun isyanını duyuyoruz. İnsanlığın ortak huzurunu tehdit eden şiddet, savaş ve düşmanlığın yerini barış ve huzura bırakmasını, Ortadoğu’da yaşanan çatışmaların bir an önce sona ermesini, acı kayıpların, trajedilerin son bulmasını temenni ediyoruz.
Başta Filistin, Suriye, Irak, Doğu Türkistan ve Myanmar olmak üzere dünyanın muhtelif yerlerinde zorda, darda ve sıkıntıda olan kardeşlerimizi 2015 yılında yalnız bırakmamaya devam etmeliyiz. Emperyalizm ve işbirlikçileri olan diktatörlerin hak ve hukuk tanımayan saldırılarına, baskı ve zulümlerine karşı tavır almak hepimizin görevidir. Müslümanların kendi aralarında birlik ve dayanışmayı tesis ederek; topyekûn İslâm dünyasının içinden geçmekte olduğu zorlu süreçten, bir an evvel kurtulmasını da diliyoruz.
2015’in umutların çoğaldığı, barışın tüm dünyada egemen olduğu, dostluk, kardeşlik, dayanışma duygularının güç kazandığı bir yıl olmasını temenni ediyoruz.