TONBUL'DAN HÜKÜMETE ÇAĞRI: CESUR OLUN
Enerji Bir-Sen Genel Başkanı Tonbul: Türkiye enerjisini belli çevrelerce planlanan ve üretilen provakasyonlara heba etmemelidir.
Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı Enerji Bir-Sen Genel Başkanı Hacı Bayram Tonbul son günlerde Hidroelektirik Santralleri (HES) ile ilgili yapılan tartışmalara farklı bir boyut getirdi. Türkiye’nin alternatif enerji ve yenilenebilir enerji konusunda hassas davranması gerektiğini, insan sağlığı ve çevre duyarlılığı göz önünde bulundurularak her türlü adımın bir an evvel atılması gerektiğini söyleyen Tonbul “ Türkiye büyük düşünecekse enerji kaynaklarının kullanılması konusunda gerekli adımları atmalıdır. Yok biz küçük düşünmeye devam edeceğiz diyecekse bu milletin çocuklarının iki eli iktidarın yakasını bırakmayacaktır” dedi. Tonbul konuyla ilgili yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi.
“Türkiye hızla sanayileşen ve kalkınan bir ülkedir. 2023 yılında hedefi dünyanın ilk on ülkesi arasına girmektir, İhracat hedefi ise 500 Milyar TL’dir böyle büyük hedefleri olan bir ülkenin kalkınma ve büyüme sürecinde en büyük ihtiyaç duyacağı kaynak enerjidir. Bu vizyon doğrultusunda Türkiye alternatif enerji kaynakları ve yenilenebilir enerji konusunda yeni strateji ve taktikler geliştirmek zorun dadır. Önceliği enerji kaynakları konusunda yüzde yüz yerli üretim ve yerli kaynak olmalıdır. Bunun için seçeneklerden birisi su kaynaklarımızın enerjiye dönüştürülmesidir. Bugün sularımızın, sadece yüzde 35'inin kullanılabiliyoruz, geri kalan yüzde 65'lik bölümün denizlere ve göllere akıp gidiyor bunu söyleyen Karedeniz Teknik Üniversitesinden bir bilim adamı. Dünyanın önemli stratejistleri 3.dünya savaşının “SU” kaynaklarına sahip olma isteğinden doğacağını belirtmektedirler. Buda göstermektedir ki Türkiye’nin doğal su kaynakları gittikçe önemini artırmaktadır. Geçmişte olduğu gibi “Su akar Türk bakar" felsefesini bir kenara bırakarak “Su akar Türk yapar” anlayışını yerine getirmek Türkiye’nin ulusal ve uluslar arası menfaatleri açısından daha doğru bir yaklaşım olacaktır.
Bu yaklaşım ışığında Türkiye’deki bütün nehir,ırmak ve akarsularının üzerine ekonomik olmak ve doğaya zarar vermemek kaydı ile barajlar yapmak hidroelektrik santralleri kurmak ve elektrik üretmek zorunlu hale gelmiştir. Son günlerde hidroelektrik santrali kurulma çalışmalarını sabote ve provoke etmek isteyenlerce içten ve dıştan ideolojik kampanyalar düzenlenmektedir. Hükümet bu kampanyaları dikkate alarak asla hidroelektrik santralleri kurmaktan vazgeçmemledir. Türkiye’nin doğal bitki örtüsünü ve doğal yapıyı bozmadan hem nükleer enerji hem de HES’ ler aracılığı ile elektrik enerjisi üretecek donanımını kabiliyeti ve hassasiyeti fazlası ile vardır. Bu donanımdan hareketle özellikle doğal güzelliği ile ön plana çıkan yörelerde kurulacak HES’ lerle ilgili ön çalışma aşamasında kamuoyunu doğaya herhangi bir zarar verilmeyeceği konusunda bilgilendirmek hatta farklı görüşlerdeki bilim insanları aracılığı ile bu konuda teminat verilmesi planlanan pravokasyonların uygulamaya konmadan sona ermesine de aracılık edecektir. Bu bağlamda Havza planlamaları tekrar gözden geçirilip,Gen kaynaklarının kaybolmaması için, Mikro floara ve faunalar toplanmalı ve Gen bankalarında muhafaza edilmelidir.
Biz diyoruz ki; Türkiye enerjisini belli çevrelerce planlanan ve üretilen provakasyonlara heba etmemeli, ekonomisini büyütmek, insanının refah seviyesini yükseltmek için ihtiyaç duyduğu enerji kaynaklarını açığa çıkarmak için harcamalıdır.