Özgürlüğümüz Ve Ekmeğimiz İçin Memur-Sen'de Buluşmaya Devam Ediyoruz
Memur-Sen, üyeleriyle birlikte çıktığı kutlu yolculukta, inandığı değerlerden taviz vermeden, her geçen gün yeni kazanımlar elde ederek ve gücüne güç katarak ilerlemeye devam ediyor. Hızla akıp giden zamanın akışını, kamu görevlilerinin, milletimizin ve yeryüzündeki tüm mazlumların lehine çevirmek ve gelecek nesillere huzurlu bir dünya bırakmak için mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor.
Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da tercihlerini Memur-Sen’den yana kullanan kamu görevlilerinin desteğiyle, 700 binleri aşarak, bir milyon üyeye doğru, hızlı adımlarla ilerliyoruz. Bu günlere gelmemizde emeği geçen, katkı sunan herkese teşekkür ediyoruz.
Darbecilere karşı tutumumuz, inanç özgürlüğü konusundaki hassasiyetimiz, ülkemizin birlik ve beraberliği için gösterdiğimiz çaba, dünya mazlumlarının yanında yer almamız, kamu görevlilerini en iyi şekilde temsil etmemiz ve diğer pek çok konudaki duruşumuzun bir karşılığı olarak bize yakın iki rakip konfederasyonunun üye sayısı toplamlarından fazla üyeye sahip olarak yetkimizi pekiştirdik.
İnancı gereği başörtüsüyle okumak ve çalışmak isteyenlere karşı uygulanan insanlık dışı muameleler hafızamızdaki yerlerini korumaya devam ederken, yeni yıla yeni bir başlangıç yapalım dedik ve başörtüsüne özgürlük talebiyle Türkiye genelinde imza kampanyası düzenledik. Ülkemizde yıllardır uygulanan yasakların ve zulümlerin son bulması için üyelerimiz ve vatandaşlarımızdan aldığımız güçle “ÖZGÜRLÜK İÇİN ON MİLYON İMZA” kampanyası başlattık. Biz on milyon dedik, milletimiz özgürlük için bu sayı yetmez dedi ve 12 milyon 300 bin imzayla bize destek verdi.
Toplanan imzaları, gereğini yapması için hükümeti temsilen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’e teslim ettik. Yönetmeliğin kaldırılmasını beklemeden sivil itaatsizlik eylemimizi başlattık. Bu eylemi kararlılıkla sürdürmeye devam ediyoruz. Temel insan haklarına, inanç özgürlüğüne, anayasa ve yasalara aykırı olduğu için tanımadığımız darbe eseri 82 model yönetmeliğin bir an önce kaldırılarak tarihin çöp sepetine atılmasını bekliyoruz.
Son zamanlarda çözüm sürecine yönelik çalışmalar ivme kazandı. İnsanlarımızın ölümüne, milli kaynakların heba edilmesine, toplum kesimleri ve bireyler arasındaki temasın bitirilmesine ve ortak değerlerimizin aşındırılmasına sebep olan sorunun devamına tahammülümüz kalmadı. İnsanı, hayatını, haklarını ve hepsinden önemlisi insan onurunu hiçe sayan zeminlerin, kurumların, örgütlenmelerin ve derin devlet yapılanmalarının varoluş ve yok ediş hikâyelerini de içinde barındıran bu sorun, temelde bu toprakların temel dinamiğini oluşturan farklılıklarla birlikte yaşama ve farklılıklarla kardeş kalma iradesini hedef alan PKK terör örgütünü ve onun eliyle üretilmiş terör eylemlerini de türevi olarak sahaya çıkardı. Terörün devreye girmesiyle birlikte sorunun kaynakları/nedenleri unutuldu sorunun sonuçları ön plana çıkarıldı. Otuz yıllık süreçte gerçekleşen hükümet değişikliklerine, bürokrat ve bürokratik yapıdaki kurumsal değişimlere rağmen, sorunun nedenlerini tartışmaktan çözüme giden yolu araştırma aşamasına bir türlü geçilemedi. Sorun temelli bakıştan çözüm hedefli bakışa geçilememesi; sorunu derinleştirmeye, terör örgütünün kurumsallaşmasına ve terör eylemlerinin daha geniş bir sahaya yayılmasına kapı araladı.
Başta Genel Başkanımız olmak üzere sorunun çözümü için Türkiye’nin her tarafına gittik. Şehit haberlerinin olmadığı huzur ortamına hazırlanırken, birkaç ağaç bahane edilerek ülkemizi karıştırmayı amaçlayan Taksim olayları moralimizi bozdu. Meselenin ağaç ve çevre olmadığını, büyümemizi hazmedemeyen uluslararası güçlerin kirli bir tezgâhıyla karşı karşıya olduğumuzu gördük. Demokrasi ve sivil toplum tarihine kara bir leke olarak geçen 28 Şubatın beşli çetesine özenen KESK, DİSK, TMMOB, TTB ve TDB iş bırakma çağrısında bulunarak emperyalist güçlerin ve faiz lobisinin değirmenine su taşımak istediler. Türkiye’nin en büyük konfederasyonu olan Memur-Sen’in varlığı ve duruşu uluslararası oyunu bozmada ciddi etkisi oldu.
Mısır’da seçimle başa gelen ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye karşı askeri cuntanın yaptığı darbeyi ve katliamları her platformda protesto ederek lanetledik. Darbeye “darbe” diyemeyen ve katliama sessiz kalanların, katillerin suç ortağı olduğunu ve en az onlar kadar sorumlu olduklarını her yerde haykırdık.
Memur-Sen kurulduğu günden beri hem özgürlük alanımızın genişlemesi hem de ekmeğimizin büyümesi mücadelesini üyemiz ve milletimizle birlikte yürütmüştür. Bu yıl yapılan toplu sözleşme masasında da Memur-Sen aynı tavrını sürdürmüştür. 2014 yılındaki ücret artışının, halen görevde bulunan kamu görevlileri için brüt 175 net 123 TL, emekli kamu görevlileri için 146 TL artış oluşturması yanında 30 yıllık hizmet süresi bulunan kamu görevlileri için emekli ikramiyesinde 5.250 TL artış olmuştur. Halen görevde bulunan kamu görevlilerinin 2014 yılında yıllık gelirlerinde 1.476 TL’lik, emekli kamu görevlilerinin 2014 yılı gelirlerinde 1.752 TL’lik bir atış meydana gelmiştir. 1 Ocak 2014 tarihi itibarıyla emekliye ayrılacak kamu görevlisi için 5.250+1.752=7002 TL’lik gelir artışı elde edilmiştir. 2014 yılı için Kamu İşveren Kurulu’nun teklif ettiği %3+%3’lük artışla kıyaslandığında taban aylık katsayısına yapılan artış geleceğe etkili kazanımlar içermesi bakımından çok daha yüksek bir artışı elde edilmiştir.
2015 yılı için kamu görevlilerinin ücretlerindeki artışın %3+%3 ve enflasyon farkı olarak belirlenmiş ve bu suretle aynı toplu sözleşme dönemi içerisinde hem taban aylığa hem de diğer maaş ve ücret unsurlarına artış yapılması sağlanmıştır. Yetkiyle birlikte basiretini de kaybeden konfederasyon, çala kalem yazdığı açıklamasında yer verdiği taban aylık dışında hiçbir unsurda artış yok ifadeleriyle toplu sözleşmenin iki yıllık bir dönemi kapsadığı gerçeğini halen kavrayamadığını göstermiştir. Memur-Sen, bu toplu sözleşme döneminin ilk yılını kamu görevlilerinin maaş makasını daraltmak, emekli maaşlarını ve ikramiyelerini artırmak odaklı bir hedefe, ikinci yılını ise bütün maaş ve ücret kalemlerinde oransal artış yapılması suretiyle her kamu görevlisinin kendi maaş/ücret durumuna göre kazanım elde etmesi hedefine göre şekillendirmiş ve bunda da başarılı olmuştur.
Desteğiniz devam ettiği sürece yeni kazanımlar üretmeye ve başarılar elde etmeye devam edeceğiz. Kamu görevlilerinin, ülkemizin ve tüm dünya mazlumlarının hakları için Memur-Sen’de buluşan herkese teşekkür ediyorum.