Gençlere Sahip Çıkıp Onları Sağlam Bir Şekilde Yetiştirmemiz Lazım
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Türkiye'de öğretmenin ve velinin öğrencisini ya da çocuğunu diğer çocuklardan 1 soru bile olsa fazla soru çözmesini katma değer gören bir sistemin bulunduğunu belirtip, "Bu yanlış, burada test çözse de çözmese de, başarılı olsa da olmasa da insan olarak, birey olarak, problemleri sorgulayan gençler yetiştirmemiz lazım. Sınavları amaç haline getiren eğitim sisteminden, hayatı amaç haline getiren eğitim sistemine geçmemiz lazım." dedi.
Eğitim-Bir-Sen, Akdeniz bölge toplantısını Mersin’de gerçekleştirdi. Mersin’in Erdemli ilçesinde bulunan bir otelde düzenlenen toplantıya katılan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Devlet yurtlarının sayısı yetersiz, derhal yeni yurtlar yapılmalı
Genel Başkan Gündoğdu burada yaptığı konuşmada son günlerde yoğun bir şekilde gençlik konusunun tartışıldığını, tartışma biçimiyle ilgili söylenecek çok söz olduğunu belirtip şunları söyledi: "Gençliğin konuşuluyor olmasını çok önemli buluyorum. Burada üniversiteye kadar gelinen süreçte biz gençlerin önüne ne koyduk? Bunu masaya yatırdığımızda test çözmeyi, sınavlarda arkadaşlarını elemeyi değer olarak takdim ettiğimiz bir gençlik var. Veliler çocuğunun, öğretmenler öğrencilerinin diğer çocuklardan ya da öğrencilerden 1 soru bile olsa fazla soru çözmesini katma değer olarak gören bir sistem var. Bu durum çok yanlış. Burada test çözse de çözmese de, başarılı olsa da olmasa da insan olarak birey olarak sivil itaatsizliği sorgulayan bir gençler yetiştirmemiz lazım. Bu nasıl mı olacak? Birinci aşamada, bu sınavları amaç haline getiren bu sistemden, hayatı amaç haline getiren sisteme geçmemiz lazım. İkinci aşamada, üniversiteyi kazandıktan sonra başka bir ilde üniversiteyi okumak zorunda kalıp, devletin yurtlarında kalmak isteyen öğrencilere, devletin yurt inşa etmesi lazım” dedi.
Gençlik ve Spor Bakanı'nın birinci görevinin öğrenciler için yeni yurtlar yapması gerektiğinin altını çizen Gündoğdu, “Ama asıl sorun şu: ‘ Anadolu’nun bir başka ilinden üniversiteyi kazanan gençler devlet yurtlarında barınmak için Gençlik ve Spor Bakanlığı’na müracaat ediyor. Bakanlık öğrenciye, ‘Devlet yurdunda sana kalacak yer yok’ diyor. Öğrenci kendi imkânlarıyla kendine kalacak yer bulamayınca genç için sıkıntı demektir. Müracaat ettiği yerler, destek istediği yerlerde aldığı cevaplar sıkıntı. Bu CHP’linin, AK Partili’nin, MHP’linin, Kamu-Sen’linin, Memur-Senli’nin çocuğu olsun fark etmez. Bu çocukların tamamı bizim çocuğumuz. Konuyu Sayın Başbakan gündeme getirdi. Sadece Başbakan gündeme getirdi öyleyse ben karşı çıkmalıyım demekte gençlere sahip çıkmamak demektir" dedi.
Gündoğdu: “Gençlere sahip çıkalım.”
Ortada bir dram olduğunu ve hala Türkiye aile yapısı itibariyle dünyanın en önde gelen saygın ülkeleri arasında yerini koruduğunu belirten Gündoğdu sözlerini şöyle sürdürdü: "Amerika’nın, Avrupa’nın birçok ülkesinde alkol, uyuşturucu, esrar kullanan gençlerin bu zehirlerden kurtulması için çok büyük paralar harcanıyor. Elhamdülillah bizim gençlerimizin durumu Amerika’daki ve Avrupa’daki gençlerin durumundan çok iyi. Bizim gençlerimizin bu tür zehirlere müptela olmaması için gençlerimize sahip çıkmamız lazım. Bir diğer konu burada gençliğinin yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkede, hiç değilse gençliğimizin dini kültüre sahip olması, kendini koruyacak kadar din kültürünün olması gerekir. " dedi.
Öteki Diye Tabir Edilen Kesim Beriki Olmak İstiyor
Çözüm sürecinde akil insanlar içinde yer aldığını hatırlatan Gündoğdu, “Türkiye’yi karış karış dolaştım. 37 ile gittim. Gördük ki devletin öteki ilan ettiği Kürtler, Aleviler, başörtülüler, muhafazakârlar da, toplumun öteki ilan ettiği Romanlar da beriki olmak, eşit yurttaş olmak istiyor. Bu son açıklanan demokrasi paketi, demokrasiyi genişleten, derinleştiren, ileri demokrasiye yol alan bir pakettir. Burada Kürtler, başörtülüler kendini çok daha beriki hissettiler. Bunu diğer dışlanmış kesimlerin kucaklanması, takip etmesi lazım. Bunun da tek yolu, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı adı altında herkesi kucaklayacak yeni bir anayasaya artık geçmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.
Meclise başörtülü milletvekillerinin girdiğini kaydeden Gündoğdu, şunları söyledi: “Mecliste grubu bulunan bütün siyasi partileri tebrik ediyorum. Orada gösterdikleri duyarlılık, cinsiyet ayrımcılığını sona erdirme, kadın kadına eşitliği sağlama ve meclisi bir ayıptan kurtarma adına önemli bir adımdı. Ama siyasette Merve Kavakçılar, kamuda başörtüden atılan öğretmenler, doktorlar, hemşireler, bedel ödeyenler, üniversiteden atılan kızlar bu ödedikleri bedelle bunun temelini attılar. Memur-Sen olarak topladığımız 12 milyon 300 bin imza, ki bu ana muhalefet partisinin oyundan daha fazla bir imzadır, sonucu milletimiz ‘başı örtülü, başı açık gibi bir sorun yok, ey siyasetçiler siz de kafayı taktığınız başörtüsünü kafanıza takmayın’ diyerek bu sorunu çözmüştür. Normalleşen Türkiye’de yasaklarla, yasakları geçim kaynağı edinerek gidilen yol doğru bir yol değil, bunu önemsiyorum. Artık siyasi partilerin yasaklardan medet ummak yerine daha ileri demokrasi vaadiyle birbiriyle rekabet etmesi gerektiğini düşünüyorum.”